Cumhurbaşkanlığı Savunma Sanayii Başkanı (SSB) Haluk Görgün, Milli Yetkinlik Hamlesi'nin, Türkiye'nin küresel güç olma vizyonunda stratejik bir dönüm noktası olduğunu belirterek, "Bu hamlenin, sadece savunma sanayisinde değil, ülkemizin teknoloji, ekonomi ve inovasyon ekosisteminde de büyük bir dönüşümü tetikleyeceğine inanıyorum." dedi.Savunma Sanayii Yetenek Yönetimi Zirvesi ve Milli Yetkinlik Hamlesi tanıtım programı, Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, Görgün ve Yükseköğretim Kurulu (YÖK) Başkanı Erol Özvar'ın katılımıyla yapıldı.Yetenek yönetiminin, savunma sanayisinin yanı sıra ulusal güvenlik ve küresel istikrar için büyük önem taşıdığını anlatan Görgün, hızla gelişen teknolojilerle değişen ve şekillenen dünyada, savunma sanayisinin çok önemli bir kavşak noktası olduğunu kaydetti.
Görgün, "Hepimiz, ülkemizi korumak, güvenliğimizi sağlamak ve barışı sürdürmekle mükellefiz. Bu sorumluluğumuzu etkin şekilde yerine getirmek için de farklı yetkinlik ve becerilere haiz bir savunma sanayisi ekosistemi inşa etmek zorundayız." diye konuştu.Modern savunma sistemlerinin, yapay zeka, siber savaş, gelişmiş robotik ve otonom sistemler gibi en son teknolojileri bünyesinde barındığını dile getiren Görgün, bu sistemleri tasarlamak, üretmek, uygulamak, yönetmek ve ortaya çıkan tehditlere karşı koyabilmek için bu teknolojiler hakkında çok yönlü ve derin bilgi birikimine sahip işgücüne ihtiyaç olduğunu söyledi.Yetkinliğin sadece teknik değil, aynı zamanda eleştirel düşünme ve hızlı adapte olma becerisi anlamına da geldiğini vurgulayan Görgün, şöyle devam etti:
"Çalışanlarımız sadece operasyonel değil, aynı zamanda inovasyon ve teknolojiyle birlikte gelişim yeteneğine de sahip olmalıdır. Savunma sanayisinde sahip olunan beceri ve yetkinlik hiç şüphesiz sahadaki operasyonel etkinliği doğrudan etkilemektedir. Savunmadan bahsettiğimizde, tehditlere hassas, güvenilir ve etkin şekilde karşılık verme becerisinden bahsedilmektedir. Bu da mühendislerden analistlere, stratejistlerden saha operatörlerine kadar savunma sektöründeki her bir bireyin sadece temel becerilere değil, kendi alanlarında gelişmiş yetkinliklere de sahip olması gerektiği anlamına gelir."Görgün, tehditlerinin mahiyetinin sürekli değiştiğine işaret ederek, düşman unsurlarının yeni stratejiler ve teknolojiler geliştirdikçe, savunma mekanizmalarının da bu doğrultuda gelişerek bir adım önde olması gerektiğini vurguladı.İnovasyonun, savunma sanayisinin can damarlarından birisi olduğunu belirten Görgün, "Sadece mevcut teknoloji ve yöntemlere güvenerek yola devam edemeyiz, sürekli gelişmek ve bir adım önde olmak için yeni yollar aramalıyız. Yüksek vasıflı iş gücü, merkezde konumlandırdığımız inovasyonun vazgeçilmez bir parçasıdır." ifadesini kullandı.Görgün, yetkinlik ve becerilerin hem ulusal hem de uluslararası ortaklara güven vermek ve bu güveni sürdürebilmek için gerekli olduğunu bildirerek, "Savunmada 'güven' her şeyden önce gelir. Müttefiklerimiz ve ortaklarımız, kabiliyetlerimizden ve en yüksek standartları uygulamaya olan kararlılığımızdan emin olmalıdır. İstisnai beceri ve yetkinlikler sergilememizin, müttefiklerimiz ve ortaklarımıza güven, düşman unsurlara ise bir caydırıcılık vereceği unutulmamalıdır." değerlendirmesini yaptı.- "Milli Yetkinlik Hamlesi bize ivme katacak"Başlıca amaçlarından birinin, savunma sanayisi teknolojilerinde dönüşümü ve yetkinlikleri yönetmek olduğuna dikkati çeken Görgün, bu ekosistem içerisinde sistematik bir yapı oluşturulmasının, teknolojik yetkinlik analizleri, yol haritaları ve bu doğrultuda insan kaynağı için yetkinlik mimarisi çalışmalarının yapılmasının büyük önem taşıdığını söyledi.Görgün, Milli Yetkinlik Hamlesi ile büyük bir dönüşümü başlattıklarını belirterek, Savunma Sanayii İcra Komitesinde bizzat Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın onay verdiği projeyle, yeteneğe doğru yetkinlikler kazandırmanın temel amaçları olduğunu anlattı.Milli Yetkinlik Hamlesi'nin, Türkiye'nin küresel güç olma vizyonunda stratejik bir dönüm noktası olduğunu bildiren Görgün, şu ifadeleri kullandı:"Bu hamlenin, sadece savunma sanayisinde değil, ülkemizin teknoloji, ekonomi ve inovasyon ekosisteminde de büyük bir dönüşümü tetikleyeceğine inanıyorum. Savunma sanayisinde güçlü ve dünya çapında söz sahibi bir ülke olma yolunda emin adımlarla yürüdüğümüz bu süreçte, Milli Yetkinlik Hamlesi bize ivme katacaktır. Yetenek, potansiyel, performans ve kapasite olarak savunma sanayisinin tüm unsurlarının birbirlerini tamamlamasına vesile olacak bu projenin çıktılarını yakından takip etmenizi tavsiye ediyorum."Görgün, zirvede, "teknoloji ve insan kaynakları", "savunma sanayisi özelinde yetenek pazarı", "yetkinlik mimarisi ve gelişimi", "savunma sanayisi yetenek ve kariyer yönetimi", "iş yapış kültürü ve değişim yönetimi", "kuşaklar arası çeşitliliğin yönetimi", "liderlerin yetenek yönetimi ajandası" başlıklı oturumlarda farklı konuların ele alınacağını söyledi.Zirvede yapılacak görüş alışverişlerinin, sunulacak fikir ve atılacak adımların, savunma sanayisindeki milli hedefleri daha da ileriye taşıyacağına inandıklarını belirten Görgün, sözlerini şöyle tamamladı:
"Bu tür etkinliklerin, ülkemizin savunma sanayisinde teknoloji, inovasyon ve tam bağımsızlık yolunda attığı adımları daha da sağlamlaştıracağına yürekten inanıyorum. Milli Yetkinlik Hamlesi kapsamında hayata geçirdiğimiz, savunma sanayisinde yetenek yönetimini geliştirmeyi ve sektördeki tüm paydaşlara ulaşmayı hedeflediğimiz zirvenin, savunma sanayisinde yer alan insan kaynakları ve akademi fonksiyonlarını bir araya getirerek, bu alanlardaki ihtiyaç ve önceliklerin ele alınacağı bir platform olacağını değerlendiriyorum. Zirvede, yenilikçi stratejiler, en iyi uygulamalar ve savunma sanayisinin dinamik yapısına uygun çözümler üzerine odaklanılarak, sektörde birlikte gelişim sağlanacak ve farkındalık artacaktır."Savunma Sanayii Yetenek Yönetimi Zirvesi iki gün sürecek.
AAAA
Görgün, "Hepimiz, ülkemizi korumak, güvenliğimizi sağlamak ve barışı sürdürmekle mükellefiz. Bu sorumluluğumuzu etkin şekilde yerine getirmek için de farklı yetkinlik ve becerilere haiz bir savunma sanayisi ekosistemi inşa etmek zorundayız." diye konuştu.Modern savunma sistemlerinin, yapay zeka, siber savaş, gelişmiş robotik ve otonom sistemler gibi en son teknolojileri bünyesinde barındığını dile getiren Görgün, bu sistemleri tasarlamak, üretmek, uygulamak, yönetmek ve ortaya çıkan tehditlere karşı koyabilmek için bu teknolojiler hakkında çok yönlü ve derin bilgi birikimine sahip işgücüne ihtiyaç olduğunu söyledi.Yetkinliğin sadece teknik değil, aynı zamanda eleştirel düşünme ve hızlı adapte olma becerisi anlamına da geldiğini vurgulayan Görgün, şöyle devam etti:
"Çalışanlarımız sadece operasyonel değil, aynı zamanda inovasyon ve teknolojiyle birlikte gelişim yeteneğine de sahip olmalıdır. Savunma sanayisinde sahip olunan beceri ve yetkinlik hiç şüphesiz sahadaki operasyonel etkinliği doğrudan etkilemektedir. Savunmadan bahsettiğimizde, tehditlere hassas, güvenilir ve etkin şekilde karşılık verme becerisinden bahsedilmektedir. Bu da mühendislerden analistlere, stratejistlerden saha operatörlerine kadar savunma sektöründeki her bir bireyin sadece temel becerilere değil, kendi alanlarında gelişmiş yetkinliklere de sahip olması gerektiği anlamına gelir."Görgün, tehditlerinin mahiyetinin sürekli değiştiğine işaret ederek, düşman unsurlarının yeni stratejiler ve teknolojiler geliştirdikçe, savunma mekanizmalarının da bu doğrultuda gelişerek bir adım önde olması gerektiğini vurguladı.İnovasyonun, savunma sanayisinin can damarlarından birisi olduğunu belirten Görgün, "Sadece mevcut teknoloji ve yöntemlere güvenerek yola devam edemeyiz, sürekli gelişmek ve bir adım önde olmak için yeni yollar aramalıyız. Yüksek vasıflı iş gücü, merkezde konumlandırdığımız inovasyonun vazgeçilmez bir parçasıdır." ifadesini kullandı.Görgün, yetkinlik ve becerilerin hem ulusal hem de uluslararası ortaklara güven vermek ve bu güveni sürdürebilmek için gerekli olduğunu bildirerek, "Savunmada 'güven' her şeyden önce gelir. Müttefiklerimiz ve ortaklarımız, kabiliyetlerimizden ve en yüksek standartları uygulamaya olan kararlılığımızdan emin olmalıdır. İstisnai beceri ve yetkinlikler sergilememizin, müttefiklerimiz ve ortaklarımıza güven, düşman unsurlara ise bir caydırıcılık vereceği unutulmamalıdır." değerlendirmesini yaptı.- "Milli Yetkinlik Hamlesi bize ivme katacak"Başlıca amaçlarından birinin, savunma sanayisi teknolojilerinde dönüşümü ve yetkinlikleri yönetmek olduğuna dikkati çeken Görgün, bu ekosistem içerisinde sistematik bir yapı oluşturulmasının, teknolojik yetkinlik analizleri, yol haritaları ve bu doğrultuda insan kaynağı için yetkinlik mimarisi çalışmalarının yapılmasının büyük önem taşıdığını söyledi.Görgün, Milli Yetkinlik Hamlesi ile büyük bir dönüşümü başlattıklarını belirterek, Savunma Sanayii İcra Komitesinde bizzat Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın onay verdiği projeyle, yeteneğe doğru yetkinlikler kazandırmanın temel amaçları olduğunu anlattı.Milli Yetkinlik Hamlesi'nin, Türkiye'nin küresel güç olma vizyonunda stratejik bir dönüm noktası olduğunu bildiren Görgün, şu ifadeleri kullandı:"Bu hamlenin, sadece savunma sanayisinde değil, ülkemizin teknoloji, ekonomi ve inovasyon ekosisteminde de büyük bir dönüşümü tetikleyeceğine inanıyorum. Savunma sanayisinde güçlü ve dünya çapında söz sahibi bir ülke olma yolunda emin adımlarla yürüdüğümüz bu süreçte, Milli Yetkinlik Hamlesi bize ivme katacaktır. Yetenek, potansiyel, performans ve kapasite olarak savunma sanayisinin tüm unsurlarının birbirlerini tamamlamasına vesile olacak bu projenin çıktılarını yakından takip etmenizi tavsiye ediyorum."Görgün, zirvede, "teknoloji ve insan kaynakları", "savunma sanayisi özelinde yetenek pazarı", "yetkinlik mimarisi ve gelişimi", "savunma sanayisi yetenek ve kariyer yönetimi", "iş yapış kültürü ve değişim yönetimi", "kuşaklar arası çeşitliliğin yönetimi", "liderlerin yetenek yönetimi ajandası" başlıklı oturumlarda farklı konuların ele alınacağını söyledi.Zirvede yapılacak görüş alışverişlerinin, sunulacak fikir ve atılacak adımların, savunma sanayisindeki milli hedefleri daha da ileriye taşıyacağına inandıklarını belirten Görgün, sözlerini şöyle tamamladı:
"Bu tür etkinliklerin, ülkemizin savunma sanayisinde teknoloji, inovasyon ve tam bağımsızlık yolunda attığı adımları daha da sağlamlaştıracağına yürekten inanıyorum. Milli Yetkinlik Hamlesi kapsamında hayata geçirdiğimiz, savunma sanayisinde yetenek yönetimini geliştirmeyi ve sektördeki tüm paydaşlara ulaşmayı hedeflediğimiz zirvenin, savunma sanayisinde yer alan insan kaynakları ve akademi fonksiyonlarını bir araya getirerek, bu alanlardaki ihtiyaç ve önceliklerin ele alınacağı bir platform olacağını değerlendiriyorum. Zirvede, yenilikçi stratejiler, en iyi uygulamalar ve savunma sanayisinin dinamik yapısına uygun çözümler üzerine odaklanılarak, sektörde birlikte gelişim sağlanacak ve farkındalık artacaktır."Savunma Sanayii Yetenek Yönetimi Zirvesi iki gün sürecek.
AAAA