Utan Karaman

TAKİP ET

Tescil süreci devam eden mağaraya rağmen “ÇED Gerekli Değildir” raporu verildi. Yaklaşık 1 yılı aşkın zamandın dile getirdiğimiz Damlataş Mağarası ve Mermer Ocağı düzlemindeki problem adeta görmezden geliniyor. Karaman'daki yetkili mercilerin, bu konuya daha hassas yaklaşmasını dilerdik.  Tabi varlığımızın mermere değişilmesini bir utanç kaynağı olarak gördüğümüz gerçeğini de ifademizin altını çizerek söylüyoruz...

Karaman’ın Yollarbaşı Köyü’nde, Hacıbaba Dağı eteklerindeki Damlataş ve Culalı Mağaraları, mermer ocağı faaliyetleri nedeniyle tehdit altında. 2005 yılında Maden Tetkik ve Arama (MTA) Genel Müdürlüğü tarafından mağaraların varlığı belgelenmiş olmasına rağmen, o dönemde alınan ÇED raporunda bu doğal oluşumlardan hiç bahsedilmediği ortaya çıkmıştı.

Mermer ocağının ilk çalışma sahasında Damlataş Mağarası bulunuyor, ancak raporda mağaradan hiç bahsedilmiyor.

Son olarak, bölgedeki ikinci çalışma alanı için verilen “ÇED Gerekli Değildir” kararı tepki topladı. Mermer ocağının alan genişletmesi için hazırlanan raporda şu ifadelere yer veriliyor:

'Proje alanı ve yakın çevresinde herhangi bir korunan alan bulunmamaktadır. Ancak proje alanının yaklaşık 200 m güneyinde Yollarbaşı Damlataş Mağarası yer almaktadır. Proje alanı çevresini gösterir korunan alanlara ilişkin harita Ek-2.i’de sunulmuştur. Korunan alanların proje alanına olan mesafelerine bakıldığında herhangi bir olumsuz etkisi olmayacaktır.'

Ancak 200 metre, mağara ekosistemi için güvenli bir mesafe midir?

EKOSİSTEM VE TARIM ALANLARI RİSK ALTINDA

Damlataş Mağarası, içinde barındırdığı yarasa kolonileriyle bölgedeki ekolojik dengenin önemli bir parçasıdır. Mermer ocağından kaynaklanabilecek titreşimlerin mağara yapısına zarar verebileceği ve yarasa kolonilerini yerinden edebileceği belirtiliyor. Ayrıca, ocağın hemen yanındaki tarım arazilerinin toz ve atık kaynaklı zarar görme riski bulunuyor. Bu durum tarımsal üretimi ciddi şekilde tehdit ediyor.

TARİHİ VE DOĞAL DEĞERLERİN KORUNMASI ŞART

İlk ÇED raporunda mağaraların yok sayılması, doğal ve tarihi değerlerin korunmasındaki eksiklikleri gözler önüne seriyor. Tescil süreci devam eden Damlataş Mağarası’nın, Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından doğal sit alanı ilan edilmesi bekleniyor. Bu sürecin hızlandırılması, mağaranın korunması için hayati önem taşıyor.