Bakan Memişoğlu: "İnsanlara hastalanmamayı öğretmemiz gerekiyor"

Memişoğlu "Türkiye sağlık anlamında çok ulaşılabilir bir sisteme sahip. İnsanlara hastalanmamayı öğretmeliyiz. Sadece tedaviyle değil, insanların spor yapması, sağlıklı beslenmesi ve kötü bağımlılıklardan uzak durması da bizim sorumluluğumuzda" dedi.

Sağlık Bakanı Kemal Memişoğlu, "Dünyanın gözü önünde binlerce insanın canına kıyan birileri varken, sizler bir insanın canını kurtarmak için gecenizi gündüzünüze katıyorsunuz. Yıllarca emek sarf ediyorsunuz. Bizler iyi tarafız ve değerli olmak, saygı görmek istiyoruz." dedi.

Bakan Memişoğlu, Küçükçekmece'deki İstanbul Aydın Üniversitesi Sosyal Bilimler Kampüsü'nde gerçekleştirilen Tıp Fakültesi 2024-2025 Akademik Yılı Açılış Töreni'nde, "Cerrahi ve Etik" konulu açılış dersinde konuştu.

İdealizmin ve adanmışlığın başarının da öyküsü olduğunu belirten Memişoğlu, "Sizler Türkiye'nin en çalışkan, en zeki, en iyi öğrencilerisiniz. Onun için gelecekte sadece hekimlik yapmayacaksınız. Gelecekte bu toplumun liderleri, aydınları olacaksınız. Sadece hekim bilgisiyle, tıbbi bilgiyle değil esasında toplumun liderliğiyle bu topluma ön ayak olacaksınız." dedi.

Sağlıkta hizmet anlamında çok iyi seviyeye gelindiğini ifade eden Memişoğlu, hem ulaşılabilirlik hem bilgi hem altyapı anlamında Türkiye'nin, dünyanın en iyi sağlık hizmeti sunan ülkelerinden biri olduğunu vurguladı.

İnsan gücü ve teknolojinin önemine değinen Memişoğlu, şöyle devam etti:

"Türkiye sadece hizmetini üreten bir ülke olmaktan çok, bilgisini üreten, tıbbın ve sağlığın teknolojisini de üreten ülke olmak zorunda. Yeni bir şeyler söyleyen, yeni bir şeyler dünyaya hediye eden, bilgisiyle, teknolojisiyle, dünyada sağlık liderliği hedefiyle koşan bir ülkeye ihtiyacımız var. Bunu başaracak olanlar esasında sizlersiniz. Bu hedefi hiç unutmayın. Bu ülke sağlıkta dünyanın en iyi bilgisini üreten ülkesi olabilir. Bilgi üretmezseniz, sadece hizmette kalırsanız yerimizde sayıyoruz demektir. Onun için sizin hedefiniz sağlığın bilgisini de araştırmak, üretmek olmalı. Bu altyapılar var, bu bilgiyi kullanacak, bilgiyi geliştirecek laboratuvarlar var ülkemizde."

"İyilik medeniyetinin temsilcileriyiz"

Bakan Memişoğlu, etik değerlerini çok önceden oturtmuş ve bu değerlerle binlerce yıldır insanlığa hizmet etmiş bir meslek grubu olduklarının altını çizdi.

Dünyada etik değerleri oluşturmayıp binlerce insana kıyabilen bazı medeniyet türlerinin olduğuna dikkati çeken Memişoğlu, "Bizler iyi tarafta olan insanlar olarak bu kıyım medeniyetinden çok barış, dostluk ve iyilik medeniyetinin temsilcileriyiz. Onların ne yaptığı değil, esasında bizim ne yapacağımız önemlidir. Biz ne üretiyoruz, nasıl kendimizi geliştireceğiz, biz bu vahşi medeniyetle nasıl mücadele edip onlardan daha çok başarı elde edip dünyaya barışı ve iyiliği daha çok hakim kılacağız, onun çabası içinde olmalıyız." diye konuştu.

Hekimler olarak bu kadar çalışırken saygı ve değer görmek istediklerini söyleyen Memişoğlu, yaptıkları işin sevgi olmadan yapılacak bir iş olmadığını kaydetti.

Memişoğlu, "Eğer beyaz önlüğü giyiyorsanız beyaz kalmak durumundayız ve Türkiye bu konuda gerçekten dünyada en şanslı ülkelerden bir tanesi. Çünkü bu beyaz önlüğü giyen insanlarımız Türkiye'nin en seçkin, en kaliteli, en çalışkan insanları." ifadelerini kullandı.

"İnsanlara hastalanmamayı öğretmemiz gerekiyor"

Sağlık okuryazarlığını hastaya çok iyi anlatamadıklarını dile getiren Memişoğlu, şunları kaydetti:

"Bu konuda eğer toplumu bilinçlendirmezsek, sağlık kültürünü arttırmazsak, maalesef bazı sorunlarla karşı karşıya bulunuyoruz. Ama bunun üstesinden hep beraber geleceğiz. Biz sağlıkçılar aynı zamanda bu toplumun sağlık kültüründen, okur yazarlığından da sorumluyuz. Onun için sizler gelecekte bu toplumun sağlık kültürünü de bizimle beraber artıracak insanlarsınız. Bugün Türkiye'de yılda bir kişi 11,7 kez sağlık hizmeti alıyor. Toplam yaklaşık 999 milyon kez insanlara sağlık hizmeti olarak dokunmuş durumdayız.

Burada en önemli şey, hastanın ve doktorun arasındaki ilişkiyi iyi kurmamız gerekiyor. Doktorun empati duyması, hastanın da doktora güvenmesi, onu sahiplenmesi gerekir."

Hasta ile hekim arasında çok değerli, ulvi ve kutsal bir alan olduğunu ve bu alana her beraber sahip çıkılması gerektiğini kaydeden Memişoğlu, "Dünyanın en iyi cerrahı olabilirsiniz, en iyi ameliyatı yapmış olabilirsiniz, bir hastaya eğer güven vermediyseniz, onunla empati, iletişim kurmadıysanız, onunla hemhal olmadıysanız o hasta en küçük bir sorunda hemen sorunlu hale geliyor." diye konuştu.

Türkiye'nin sağlık anlamında çok ulaşılabilir bir sisteme sahip olduğunu vurgulayan Memişoğlu, "İnsanlara hastalanmamayı öğretmemiz gerekiyor. Sadece tedaviyle değil, esasında insanların spor yapması, beslenmesi ve kötü alışkanlıklar dediğimiz bağımlılıklardan uzak durması da bizim sorumluluğumuzda. Hekimliğin en önemli işi toplumu sağlıklı kılmaktır." değerlendirmesini yaptı.

Topluma doktorların değerli olduklarını ve insanlık için var olduklarını anlatmaları gerektiğini belirten Memişoğlu, sözlerini şöyle tamamladı:

"Dünyanın gözü önünde binlerce insanın canına kıyan birileri varken, sizler bir insanın canını kurtarmak için gecenizi gündüzünüze katıyorsunuz. Yıllarca emek sarf ediyorsunuz. Bizler iyi tarafız ve değerli olmak, saygı görmek istiyoruz. Onun için empatiyi, adanmışlığı, çalışkanlığı kaybetmeyeceğiz. Sadece bir Bakan olarak söylemiyorum, 35 yıllık bir hekim olarak söylüyorum. Emin olun aynada gözlerime baktığım zaman binlerce canın kurtarılmasına vesile olan insan olarak kendimi görüyorum. Bu yeter. Bu beyaz önlük sadece bir beyaz önlük değil. Bu beyaz önlük iyiliğin, temizliğin, saflığın, adanmışlığın bir timsali bunu hiç çıkartmayın. Bugün dünyanın kirliliği içinde beyaz kalan hekimler olarak yaşayacağız."

Bakan Memişoğlu'na konuşmasının ardından İstanbul Aydın Üniversitesi Mütevelli Heyeti Başkanı Prof. Dr. Mustafa Aydın plaket takdim etti.

Programa İstanbul Aydın Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. İbrahim Hakkı Aydın, Tıp Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Halil Alış ile çok sayıda akademisyen ve öğrenci katıldı.